Ahlaki gelişim

Ahlak, kişinin kendi kültür değerlerine göre neyin doğru/iyi ve neyin yanlış/kötü olduğunu ifade eden kurallar bütünüdür. Ahlak gelişimi ise insanların sosyal ilişkilerinde ne yapması (ve yapmaması) gerektiğine dair kurallara ve geleneklere bağlı duygu/davranışlardır. Ahlak gelişimi ailede başlar, sosyal çevre ve okul ortamıyla birlikte hayat boyu devam eder.

Kohlberg’e göre bilişsel bir yetenek olan ahlak, bireyin kendisinin belirlediği ve aynı zamanda evrensel ilkelerle örtüşebilecek düzeydeki ilkelere göre yargıda bulunması, kararlar alması ve bu doğrultuda da davranabilmesi yeteneğidir (Kohlberg, 1968/1995, aktaran: Çiftçi, 2003).

Eğer siz de ahlaki gelişim düşünüyorsanız destek almak için yüz yüze veya whatsapp görüntülü konuşma üzerinden ücretsiz 15 dakikalık ön görüşme randevusu alabilirsiniz.

Neden Biz?

Danışan, toplum ve eğitim odaklı çalışmalar yürüten multidisipliner bir merkez olan Dünya Danışmanlık ve Psikoloji Merkezi Uzman Klinik Psikolog/Psikoterapist Fundem Ece tarafından kuruldu.

Danışmanlık ve psikoloji faaliyetlerimizle toplumun çekirdeğini oluşturan çocuk, genç ve yetişkin bireylere, çift ve ailelere destek sunuyoruz.

Randevu talepleriniz için bizimle WhatsApp butonları üzerinden veya doğrudan iletişime geçebilirsiniz.

👇

Nişantaşı Şubemiz

Pendik Şubemiz

Kadıköy Şubemiz

Kohlberg’in Ahlaki Gelişim Kuramı

Kohlberg kuramı oluşturmak için çeşitli araştırmalar yapmıştır. Bu araştırmaları yaparken de hikâyelerden yararlanmıştır. Kohlberg’in en ünlü hikâyesi ise Heinz’ın ikilemini anlatan hikâyedir:

“Kanserin özel bir türünden hasta olan bir kadın ölüm döşeğinde yatmaktadır.  Doktorların kadını kurtarabileceğine inandıkları bir ilaç vardır. Bu ilaç aynı şehirdeki bir eczacı tarafından kısa bir süre önce keşfedilmiştir. İlacın fiyatı çok pahalıdır. Eczacı ilacın kendisine mal oluşundan daha fazla para talep etmektedir. İlaç 200 dolara mal olurken eczacı ilacın küçük bir miktarı için 2000 dolar talep etmektedir.

Hasta kadının kocası Heinz, bütün tanıdıklarından ödünç para ve resmî kurumlardan da destek arar. Fakat sadece 1000 dolar toplayabilir, yani talep edilen miktarın yarısını. Heinz eczacıya gider, karısının ölmek üzere olduğunu anlatır ve ondan ilacı daha ucuza veya kalan miktarı daha sonra ödemek şartıyla vermesini rica eder. Fakat eczacı: ‘Hayır, ben bu ilacı para kazanmak için keşfettim’ der. Böylece Heinz bütün legal olanakları kullanmıştır; kafası karmakarışık durumdadır ve karısı için ilacı çalması gerekip gerekmediğini düşünmektedir.

Heinz ilacı çalmalı mıdır? Neden evet ya da neden hayır?” (Kohlberg & Kramer, 1969/1995, s.65, aktaran: Çiftçi, 2003).

Bu sorunun cevabı yaşa ve kişiye göre değişmekle birlikte doğru ya da yanlış cevabı yoktur. Soruya verilen yanıt bireyin hangi ahlaki gelişim evresinde olduğunu ifade eder. Kohlberg kuramı 3 düzeyden oluşturmuştur. Kohlberg’e göre bu düzeyler evrenseldir.

Kuramın 3 düzeyi şunlardır: gelenek öncesi muhakeme, geleneksel muhakeme ve gelenek sonrası muhakeme. 

Gelenek Öncesi Muhakeme

Kuramın en alt düzeyidir. Bu düzeyde iyi ile kötü, dışarıdan gelen ödül ve cezaya göre yorumlanır (John W. Santrock, Nobel Akademik Yayıncılık). Bu düzeyde olan çocukların kendilerine ait ahlak kuralları yoktur. Ahlaki bilgileri sosyal çevresinden edindiği bilgilerle şekillenir.

Bağımlı Ahlak

Gelenek öncesi muhakemenin ilk evresidir. Bu evrede ahlaki gelişim cezaya bağlıdır. Örneğin çocuklar cezadan kaçınmak için itaat ederler (John W. Santrock, Nobel Akademik Yayıncılık).

Bireysellik & Yararlı Amaç

Bu evrede bireyler kendi görüşleri olduğunu ve farklı görüşe sahip bireylerin olabileceğini kavramaya başlarlar. Kişi başkalarının farklı çıkarları olduğunu fark eder, ancak onları kendi çıkarlarını korumak için dikkate alır veya kullanır (Çiftçi, 2003).

Geleneksel Muhakeme

‘Gelenek Düzeyi’ olarak adlandırılan ikinci düzeyde ise, çoğunluğun normlarının benimsenmesi ve sosyal düzenin devamı çocuğun akıl yürütmesinin merkezini oluşturur (Çelen, 2000). Geleneksel düzeydeki kişiler için; aile, grup ve diğer insanların beklentileri her şeyden önemlidir (Gürses ve Kılavuz, 2016).

Karşılıklı Kişilerarası Beklentiler, İlişkiler ve Kişilerarası Uyum:

Bu düzeyde birey güven, şefkat ve sadakate değer verir, ahlaki yargılamalarını bunlara göre yapar. Çocuklar ve ergenler bu evrede genellikle kendi ebeveynlerinin ahlaki standartlarını uygular, ebeveynleri tarafından “iyi kız” veya ” iyi çocuk” olarak atfedilmek isterler (John W. Santrock, Nobel Akademik Yayıncılık)

Toplumsal Düzen Ahlakı

Bu evrede kanunların korunması, bağlı olunan kurum, grup veya topluma katkıda bulunmak ve başkalarının beklentilerine saygı duymak gerekli görülür. Kişiler arası ilişkiler, sosyal yapı içindeki yerine göre belirlenir. Kural ve otoriteye itaat yerine, kural ve otoriteyi sürdürmek esastır (Gürses ve Kılavuz, 2016).

Gelenek Sonrası Muhakeme

Kohlberg’in ahlaki gelişim kuramının en üstünde yer alır. Bu düzeye erişen birey alternatif ahlaki öğretileri tanır, seçenekleri bulur ve daha sonra kendi ahlaki ilkelerine göre karar verir (John W. Santrock, Nobel Akademik Yayıncılık). Bu düzeyde çıkarcılık gözetilmez.

Sosyal Sözleşme, Yararlılık, Bireysel Ahlak

Bu aşamada kanunların kullanımı ve bireysel haklar, eleştirici bir şekilde incelenir. Toplumun kanunları ve değerlerinin göreli ve topluma özgü olduğu kabul edilmektedir (Gürses ve Kılavuz, 2016). 

Evrensel Ahlak İlkeleri Eğilimi

Kohlberg’in ahlaki gelişim kuramının altıncı ve en üst aşamasıdır. Bu aşamada birey artık evrensel insan haklarına dayalı ahlaki değerler geliştirmiştir. Kanunlar ile vicdan arasında ikileme düştüğü takdirde birey, vereceği karar riskli olsa dahi vicdana uygun karar verilmesi gerektiğini savunur (John W. Santrock, Nobel Akademik Yayıncılık).   

Ahlaki Gelişim ve Ahlaki Kişilik

Ahlaki kişiliğin oluşumu ve bileşenleri hakkında birçok araştırma yapılmıştır. Dikkat çeken iki bileşen şunlardır:

Ahlaki Kimlik

Bireylerin ahlaki kavramları yaşamlarında merkezi bir almalarıdır. Ahlaki kimlik ile ilgili literatürde yapılan tanımlar incelendiğinde ahlaki kimliğin; ahlaki davranışlara motive eden bir çeşit kendini düzenleme mekanizması olarak tanımlandığı görülmektedir. Yapılan bu tanımda, ahlaki kimlikte özellikle benlik algısı ve benlik değerlendirmesinin önemi vurgulanmaktadır (Hart ve diğerleri, 1998; 1999, aktaran: Onat Kocabıyık, 2014). 

Ahlaki Karakter

Ahlaki karaktere sahip bir kişi baskıya karşı durmak, çeldiricilerin ve hayal kırıklıklarının üstesinden gelmek ve ahlaki davranışta bulunmak için gerekli irade gücü, arzu ve bütünlüğe sahiptir. İyi ahlaki karakter sahibi bir kişi “dürüstlük, doğruculuk ve güvenilirliğin yanı sıra özen, merhamet, düşünce ve nezaket gibi ahlaki erdemler sergiler. Diğer çarpıcı özellikler ise güvenirlik, sadakat ve vicdan erdemlerinin etrafında döner.” (Walker, 2002, s.74; John W. Santrock, Nobel Akademik Yayıncılık).

Nişantaşı Şubemiz

Pendik Şubemiz

Kadıköy Şubemiz

KAYNAKÇA:

https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/1034919

https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/302618

https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/228015

https://mgurgan.wordpress.com/tag/heinzin-ikilemi/

https://www.simplypsychology.org/kohlberg.html

https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/265747

https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/302397

Santrock, J. W. (2019). Yaşam Boyu Gelişim: Gelişim Psikolojisi. (13. Baskı). (G. Yüksel, Çev.) Ankara: Nobel Akademik Yayıncılık

Ayşe Beyza Yaşar

Sorumluluk Reddi: Söz konusu bu tür bilgiler Site’de yalnızca bilgilendirme amacıyla yayınlanmaktadır ve doktorunuz ya da eczacınızın tavsiyelerinin yerini almaz. Bu bilgiler hiçbir koşulda bir hastalığın veya fiziksel problemin tıbbi tanısını koymak için kullanılmamaktadır site üzerinden durumunuzla ilgili endişelerinizi ve sorularınızı sorabilirsiniz. Bununla birlikte her durumda doktorunuza ya da eczacınıza başvurmanız gerekir.