Bilişsel davranışçı terapi (BDT), yaygın bir konuşma terapisidir. Bilişsel davranışçı terapi “problem odaklı” ve “hareket merkezli” bir psikoterapi yöntemidir. Tanımlanmış bozukluğun sebep olduğu spesifik problemlere odaklanılır ve bunların ortadan kaldırılmasına çalışılır. Terapistin görevi, bireyin, problemine yönelik semptomları azaltmasını sağlayacak etkili stratejiler geliştirmesine yardımcı olmaktır. Bilişsel davranış terapisi, bireylerin, mevcut düşünce ve inançlara odaklanmayı öğrenmelerine yardımcı olmak için kısa süreli bir tedavi olarak kullanılabilir. BDT, bağımlılıklar, öfke problemleri, anksiyete, bipolar bozukluk, depresyon, yeme bozuklukları, panik ataklar, kişilik bozuklukları veya fobiler gibi çok çeşitli problemlerde kullanılır. Aynı zamanda kronik ağrı ve ciddi hastalıklarda, boşanma veya ayrılıklarda, keder ve kayıplarda, çeşitli ilişki sorunlarında, stresle başa çıkmada, kişinin kendine olan güvensizliği gibi durumlarda da BDT’nin işlevselliği yüksektir. (bknz: Kayıp ve Yas Süreci)

Eğer siz de bilişsel davranışçı terapi konusunda destek almak isterseniz yüz yüze veya whatsapp görüntülü konuşma üzerinden ücretsiz 15 dakikalık ön görüşme randevusu alabilirsiniz.

Neden Biz?

Danışan, toplum ve eğitim odaklı çalışmalar yürüten multidisipliner bir merkez olan Dünya Danışmanlık ve Psikoloji Merkezi Uzman Klinik Psikolog/Psikoterapist Fundem Ece tarafından kuruldu.

Danışmanlık ve psikoloji faaliyetlerimizle toplumun çekirdeğini oluşturan çocuk, genç ve yetişkin bireylere, çift ve ailelere destek sunuyoruz.

Randevu talepleriniz için bizimle WhatsApp butonları üzerinden veya doğrudan iletişime geçebilirsiniz.

👇

Nişantaşı Şubemiz

Pendik Şubemiz

Kadıköy Şubemiz

Bilişsel Davranışçı Terapinin Kökenleri

BDT’nin kökenlerine baktığımızda oldukça eskiye dayanan bir ekoldür. BDT’nin belirli temel yönlerinin öncüleri, çeşitli antik felsefi geleneklerde, özellikle Stoacılıkta tanımlanmıştır. Stoacı filozoflar, özellikle Epictetus, mantığın, yıkıcı duygulara yol açan yanlış inançları belirlemek ve atmak için kullanılabileceğine inanıyordu. Bu, modern bilişsel-davranışçı terapistlerin, depresyon ve kaygıya katkıda bulunan bilişsel çarpıklıkları tanımlama şeklini etkiledi. Örneğin, Aaron T. Beck, depresyon için orijinal tedavi el kitabında, “Bilişsel terapinin felsefi kökenleri, Stoacı filozoflara kadar uzanabilir” diyordu. Bilişsel kuramcılar üzerindeki Stoacı etkinin bir başka örneği, Albert Ellis, BDT’nin gelişimini etkileyen kilit bir felsefi figür ise John Stuart Mill’dir. 

BDT’nin modern kökleri, 20. yüzyılın başlarında davranış terapisinin gelişimine, 1960’larda bilişsel terapinin gelişmesine ve ardından ikisinin birleştirilmesine kadar izlenebilir. Davranışçılığın çığır açan çalışması, John B. Watson ve Rosalie Rayner’in 1920’de koşullandırma çalışmalarıyla başladı. Psikoterapide bilişi ele alan ilk terapistlerden biri Alfred Adler’di. Özellikle, temel hatalar ve bunların sağlıksız veya işe yaramaz davranış ve yaşam hedeflerinin yaratılmasına nasıl katkıda bulundukları ile ilgiliydi. Adler’in çalışması, rasyonel duygusal terapi olarak adlandırılan en eski bilişsel temelli psikoterapiyi geliştiren Albert Ellis’in çalışmalarına öncü olmuştur. Rasyonel duygusal davranışçı terapinin geliştirildiği sıralarda, Aaron T. Beck psikanalitik izinde serbest çağrışım seansları yürütüyordu . Bu seanslar sırasında Beck, düşüncelerin, Freud’un daha önce kuramlaştırdığı gibi bilinçsiz olmadığını ve belirli düşünce türlerinin duygusal sıkıntının nedenlerinden olabileceğini fark etti. Beck bilişsel terapiyi bu hipotezden geliştirdi ve bu düşünceleri “otomatik düşünceler” olarak adlandırdı. Beck bu çalışmalarıyla “bilişsel davranışçı terapinin babası” olarak anılır. 

Antik Yunanda Stoacılık akımıyla köklenip, modern dönemle davranışçılık akımıyla kuramlaşıp “birinci dalgayı” oluşturan ve bilişsel faktörlere vurgu yapan BDT’nin “ikinci dalgasını” başlatan bu iki terapi, rasyonel duygusal terapi ve bilişsel terapidir.

Bilişsel Davranışçı Terapi Nedir?

Depresyon, anksiyete bozuklukları, alkol ve uyuşturucu kullanım sorunları, evlilik sorunları, yeme bozuklukları ve ağır akıl hastalığı gibi bir dizi sorun için etkili olduğu kanıtlanmış bir psikolojik tedavi şeklidir. Çok sayıda araştırma çalışması, BDT’nin işlevsellik ve yaşam kalitesinde önemli iyileşmelere yol açtığını göstermektedir. Birçok çalışmada, BDT’nin diğer psikolojik terapi veya psikiyatrik ilaçlar kadar veya onlardan daha da etkili olduğu gösterilmiştir.

BDT’deki ilerlemelerin hem araştırma hem de klinik uygulama temelinde yapıldığını vurgulamak önemlidir. Gerçekten de BDT, geliştirilen yöntemlerin gerçekten değişim ürettiğine dair bol miktarda bilimsel kanıtın bulunduğu bir yaklaşımdır. Bu açıdan BDT, diğer birçok psikolojik tedavi biçiminden farklıdır.

Bilişsel Davranışçı Terapi

Bilişsel Davranışçı Terapinin İçerdiği Teknikler

BDT tedavisi genellikle düşünce kalıplarını değiştirme çabalarını içerir. Kişiler, sorun yaratan düşüncedeki çarpıklıkları tanımayı ve ardından bunları gerçekliğin ışığında yeniden değerlendirmeyi öğrenirler. Bunun yanı sıra, başkalarının davranışlarını ve motivasyonunu daha iyi anlamak, zor durumlarla başa çıkmak için problem çözme becerilerini kullanmak, kendi yeteneklerine karşı daha büyük bir güven duygusu geliştirmeyi öğrenmek de, değişen düşünce kalıplarından birkaçıdır. BDT, olumsuz düşünce kalıplarını olumlu kalıplarla yer değiştirdiği gibi davranış değişikliğine de yol açar. Bunlar; korkularından kaçmak yerine onlarla yüzleşmek, başkalarıyla potansiyel olarak sorunlu etkileşimlere hazırlanmak için rol oynamayı kullanmak, kişinin zihnini sakinleştirmeyi ve vücudunu rahatlatmayı öğretmektir.

BDT, bireylerin, kendi kendilerinin terapisti olmasını öğrenmelerine yardımcı olur ve buna önem verir. Seans içi alıştırmaların yanı sıra, seans dışındaki “ev ödevi” alıştırmaları yoluyla, danışanların kendi düşüncelerini, sorunlu duygularını ve davranışlarını değiştirmeyi öğrenebilecekleri baş etme becerilerini geliştirmelerine yardımcı olunur.

BDT terapistleri, kişinin zorluklarına neyin yol açtığından ziyade, kişinin mevcut yaşamında neler olup bittiğini vurgular. Kişinin geçmişi hakkında belirli bir miktar bilgiye ihtiyaç vardır. Ancak odak noktası, öncelikle yaşamla daha etkili başa çıkma yolları geliştirmek için zamanda ilerlemeye odaklanmaktır. Bilişsel davranışçı terapinin en büyük faydalarından biri, danışanlara, hem şimdi hem de gelecekte yararlı olabilecek başa çıkma becerilerini geliştirmelerine yardımcı olmasıdır.

İnsanların bilişsel davranışçı terapi sırasında karşılaşabilecekleri çeşitli zorluklar vardır. Başlangıçta bazı danışanlar, belirli düşüncelerin rasyonel veya sağlıklı olmadığını düşüncesinin farkında olmalarının, kendilerini değiştirmeyi zorlaştırdığını öne sürer. Bilişsel davranışçı terapinin etkili olması için, bireyin düşüncelerini ve duygularını analiz etmek için zaman ve çaba harcamaya hazır ve istekli olması gerekir. Bu tür kendi kendine analiz ve ev ödevi zor olabilir, ancak içsel durumların dışa dönük davranışları nasıl etkilediği hakkında daha fazla bilgi edinmenin harika bir yoludur.

Nişantaşı Şubemiz

Pendik Şubemiz

Kadıköy Şubemiz

Esma Nur Seyidoğlu

Sorumluluk Reddi: Söz konusu bu tür bilgiler Site’de yalnızca bilgilendirme amacıyla yayınlanmaktadır ve doktorunuz ya da eczacınızın tavsiyelerinin yerini almaz. Bu bilgiler hiçbir koşulda bir hastalığın veya fiziksel problemin tıbbi tanısını koymak için kullanılmamaktadır site üzerinden durumunuzla ilgili endişelerinizi ve sorularınızı sorabilirsiniz. Bununla birlikte her durumda doktorunuza ya da eczacınıza başvurmanız gerekir.